Mağdurenin kasiyer olarak çalışmakta olduğu markete giden sanığın, “kalem kamera” tabir edilen cihaz aracılığıyla gizlice çekim yaparak, kaydettiği görüntülerden elde ettiği mağdurenin yüz kısmı görünür yan yana sıralanmış 48 adet fotoğrafını A-4 kağıdına basıp, bir derginin arasına koyduktan sonra mağdureye göstermesi şeklinde gelişen eylemiyle, üzerine atılı 5237 s. TCK'nın 134/1. maddesinin 2. cümlesinde tanımlanan özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu işlediği sabittir.
İ.İ.K'nın 67. maddesinde düzenlenen inkar tazmınatına ilişkin düzenleme alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik haksız itirazları önleme amacı taşımaktadır. Takibin konusu kira alacağı olmayıp dayanağı tahliye taahhüdüdür. Bu nedenle davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
CİNSEL SALDIRI ESNASINDA MAĞDURUN ELİNİ AYAĞINI BAĞLAMAK AYRICA HÜRRİYETİ YOKSUN BIRAKMA EYLEM ANI İTİBARİ İLE GERÇEKLEŞMİŞSE GEÇİTLİ SUÇ NİTELİĞİNDEN ÖTÜRÜ AYRICA HÜRRİYETİ YOKSUN BIRAKMA SUÇU OLUŞMAZ.
İŞYERİ İHTİYACI NEDENİYLE TAHLİYE İSTEMİNDE YENİ MALİK YA TAHLİYE TEHDİDİ ALTINDA OLMALI VEYA YENİ TAŞINMAZ ESKİSİNE EŞİT VEYA DAHA ÜSTÜN NİTELİKTE OLMALIDIR.
ÖĞRENCİ İKEN KOMİSYON KARŞILIĞI BANKA HESABININ KULLANDIRILMASI- HAVALE YAPTIRILMASI HALİNDE NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK SUÇU OLUŞUR MU?
İÇERİĞİ BELİRLİ OLMAYAN SOHBET TOPLANTILARINA KATILMA, ÖRGÜTSEL BİR KOD ADI ALMAYAN VE YİNE RUTİN BANKACILIK HAREKETLERİ OLAN ŞAHIS ÖRGÜT ÜYESİ OLARAK KABUL EDİLEMEZ.
Sanığın 2015 Mart dönemine kadar da sohbet adı altındaki örgütsel toplantılara katıldığı, himmet verdiği, derecesinin “EA” olarak belirtildiği, “EA” kodlamasının; “FETÖ içerisinde olup örgüt benim örgütüm diyen ancak bazı zaafları olan" kişileri ifade etmektedir.
“SAYA” kodlamasının; “FETÖ örgütü içerisinde olup ‘gassalın elindeki meyyit’ olarak ifade edilen, zaafları olmayan, her şeyiyle kendisini örgüte teslim etmiş polis memurlarını ifade ettiğinin anlaşılması karşısında, sanığın 2015 Mart Alan grubunda "SAYA" şeklinde kodlandığını gösteren emniyet mahrem yapılanmasına ilişkin veri inceleme raporunda, sanığın zümre başkanı ve
öğretmeni olduğu belirtilen “...” isimli kişi hakkında ilgili kuruluşlar nezdinde araştırma yapılarak, yakalanıp yakalanmadıklarının, ifadelerinin alınıp alınmadığının tespit edilmesinden sonra şayet yakalanmış iseler tanık olarak dinlenilmelerinin sağlanması, sanığın örgütün görünen yüzünün ortaya çıktığı 17-25 Aralık 2013 tarihinden sonra görev yaptığı varsa farklı illerde emniyet mensuplarına yönelik yapılan soruşturma ve kovuşturmalar araştırılarak veri inceleme raporunda belirtildiği gibi sanığın örgütsel faaliyetlerine devam edip etmediğinin araştırılması gerekir.
DAVALI KADIN BİRLİK GÖREVLERİNİ YERİNE GETİRMİYOR İSE ERKEĞİN AÇTIĞI DAVANIN KABULÜNE KARAR VERİLMELİDİR.
KADIN EVLİLİKTEN SONRA SADECE KIZLIK SOYADINI KULLANACAK İSE GÖREVLİ MAHKEME AİLE MAHKEMESİDİR.
BOŞANMA DAVASI AÇILDIKTAN 1 SENE SONRA MÜŞTEREK ÇOCUK DÜNYAYA GELMİŞ, KADIN RIZASI DIŞINDA CİNSEL BİRLİKTELİĞİ İLERİ SÜRMÜŞ AMA İSPAT EDEMEMİŞSE AF NEDENİYLE DAVA REDDEDİLMELİDİR.
ÇOCUĞUN HAKLI MENFAATİ VE ÜSTÜN YARARI SÖZKONUSU İSE ANNE KIZLIK SOYADINI ÇOCUĞUNA VEREBİLİR.
