Esas | : 2024/9993 |
Karar | : 2025/6637 |
Tarih | : 30.06.2025 |
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/1983 E., 2024/1997 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Sivas 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2023/621 E., 2024/535 K.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından karşı ve birleşen davanın kabulü, kusur belirlemesi, ortak çocuk....'un velâyeti, aleyhine hükmedilen nafaka ve tazminatlar ile kendi tazminat taleplerinin reddi yönünden; davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından ise asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatların miktarı yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı-karşı davacı kadın vekilinin tüm, davacı-karşı davalı erkek vekilinin ise aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Velâyet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır. Çocuğun bu konulardaki üstün yararını belirlerken; çocuk yetişkin biri olmuş olsaydı, kendisini ilgilendiren bir olayda, kendi yararı için ne gibi bir karar verebilecekti ise, çocuk için karar veren makamındaki kişinin de aynı yönde karar vermesi gerekir; yani, çocuğun farazi düşüncesi esas alınacaktır.
Velâyet kamu düzenine ilişkin olup, re’sen araştırma ilkesi geçerlidir. Bu nedenle, yargılama sırasında meydana gelen gelişmelerin bile göz önünde tutulması gerekir.
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 12. maddesi ile Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi'nin 3 ve 6. maddeleri, iç hukuk tarafından yeterli idrake sahip olduğu kabul edilen çocuklara, kendilerini ilgilendiren davalarda görüşlerini ifade etmeye olanak tanınmasını ve görüşlerine gereken önemin verilmesi gerektiğini öngörmektedir. Çocukların üstün yararı gerektirdiği takdirde görüşlerinin aksine karar verilmesi mümkündür. velâyet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir.
İlk Derece Mahkemesinin 14.03.2023 tarihli ilk kararı ile ortak çocuklar ..., ....ve ....'un yaşları, fiilen anne yanında yaşamaları ve alınan sosyal inceleme raporundaki tespitler uyarınca velayetlerinin anneye bırakılmasına karar verilmiş, kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince ortak çocukların bir süredir babalarının yanında yaşadığı, ...'un 01.11.2022 tarihinde annesinin rahatsızlığı nedeniyle avukat nezaretinde İzmit iline gittiği, bu tarihten beri annesinin yanında kaldığı yönünde belirleme yapılan emniyet tutanağı dikkate alınarak tarafların velayet görevini yerine getirip getiremeyecekleri konusunda üç çocuk yönünden de psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşan bilirkişi heyetinden sosyal inceleme raporu alınması gerektiği gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince psikolog bilirkişiden rapor alınarak ortak çocuklardan.... ve ....'in velâyetlerinin babaya, ...'un velâyetinin ise anneye bırakılmasına karar verilmiştir. Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince ortak çocuk ...'un velâyeti yönünden davacı-karşı davalı erkeğin istinaf itirazının esastan reddine karar verilmiştir.
Dosyanın yapılan incelemesinden, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kaldırma kararından sonra İlk Derece Mahkemesince velâyet konusunda 3 kişiden oluşan bilirkişi heyetince inceleme yaptırılmadan karar verildiği anlaşılmıştır. İdrak çağında olan ortak çocuklar ... ve ...'in beyanları ile kadının aşamalarda ... ve ...'in velayetlerinin babaya verilmesine rıza gösterdiğine ilişkin beyanları dikkate alındığında bu ortak çocuklar yönünden velâyetlerin babaya bırakılmasında bir isabetsizlik yok ise de, davacı-karşı davalı erkeğin velayete ilişkin iddiaları doğrultusunda, dosya içerisindeki hastane ve Adli Tıp raporları ile tanık beyanları da değerlendirilerek her iki ebeveyn ve ortak çocuk ... ile görüşme yapılmak suretiyle psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşan uzmanlardan inceleme yapılması istenip, tarafların barınma, gelir, sosyal ve psikolojik durumlarına göre çocuğun sağlıklı gelişimi için velâyeti üstlenmeye engel bir durumun bulunup bulunmadığının araştırılması ve diğer deliller de gözönüne alınmak suretiyle ebeveynlerinden hangisi yanında kalmasının menfaatine olacağı tespit edilerek velâyet konusunda bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortak çocuk ...'un velâyet düzenlemesi yönünden BOZULMASINA,
Davalı-karşı davacı kadın vekilinin tüm, davacı-karşı davalı erkek vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, bozma sebebine göre velâyet yönünden yeniden hüküm kurulacağından ortak çocuk ... için hükmedilen iştirak nafakasına ilişkin temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ...'ye yükletilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatıran ...'ye geri verilmesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
0544 324 16 34