Esas | : 2021/18208 |
Karar | : 2025/1880 |
Tarih | : 13.02.2025 |
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/94 E., 2015/165 K.
SUÇ : Kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma
Yapılan ön inceleme neticesinde; sanık hakkında kurulan hükmün temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteminin süresinde olduğu, temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
5237 sayılı Kanun'un 158 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için sanığın, mağdurun "içinde bulunduğu tehlikeli veya zor şartlardan" yararlanmak suretiyle haksız bir yarar elde etmesinin gerektiği, "müşteki ...’in Suriye vatandaşı olduğu ve ülkesindeki iç savaştan kaçarak ülkemize gelip sığındığı, kendisine küçük bir bakkal dükkanı açıp onu işlettiği ve kiralık bir eve ihtiyacı olduğu, sanığın 500 TL vermesi halinde kendisine kiralık ev bulabileceğini söylediği müştekinin zor durumda olması nedeniyle bu hileli davranışa aldanarak 500 TL parayı sanığa verdiği, sanığın daha sonra aldığı parayla iş yerinden kaçarak ayrıldığı" iddia ve kabul edilen somut olayda, müştekinin içinde bulunduğu durumun tek başına gerçek ve yakın anlamda "tehlikeli veya zor şartlar" kapsamında kabul edilebilecek nitelikte olmadığı anlaşıldığından sanığın eyleminin TCK'nın 157/1 maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunu oluşturduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığın eylemi olan “dolandırıcılık” suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağan dava zamanaşımının, en son kesen sebep olan sanık hakkında mahkumiyet hükmünün kurulduğu "30.04.2015" tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen olağan zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
02.2025 tarihinde karar verildi.
0544 324 16 34